26 Temmuz 2008




SKANDAL AİLESİ - 8

- Trajedi -


Ortanca ablam'ın tek çocuğu olan 13 yaşındaki kızımız, Ablam evlenmeden önce istediği bir şey olmadığında nasıl sinir krizleri geçiriyordu ise, şimdi kendi kızı da aynı onun gibi hareket ediyor...

Annesi çalıştığı için, bebekliğinden itibaren babaannesi tarafından ilkokul çağına kadar yetiştirilen, bulunduğu çevre bakımından daha 3 yaşında elinde demir bir çubukla kuzenlerini ağıza alınmayacak küfürlerle kovalayan bir çocuktu...

Ablam ayrıldığı eşiyle beraber ayrı eve çıktığında, çocuğun ruhu ikiye bölündü, ablam kendisi gibi olan çocuğuna tahammül edemeyerek dayak yolunu seçti...





13 yaşında olmasına rağmen bütün sosyal dersleri zayıf, sadece spora olan yeteneğinden dolayı, "Abla sen bunu bir spor dalına yazdır" diye öneri sundum... Araştırıldı ve izci kampı şeklinde bedebsel ve ruhsal gelişimine katkı sağlayacak bir topluluğun parçası oldu...

Ve fakat hala çok fazla şımarık, paragöz, insanı çileden çıkaran bir tavrı var... Zamanında hepimizle yüzgöz olduğu için... Kimsenin dediklerini dinlemiyor, Karşılık veriyor... Tasvip etmesem de engel olamadığım için Ablam tarafından dayakla terbiye edilmeye çalışılıyor...

Sonuç olarak birkaç kez kursta birkaç kez evde geçirdiği sinir krizleriyle çocuk psikiatristine götürülüyor... N

10 yorum:

Adsız dedi ki...

hımm yaşadıklarına istemdışı tepkisi!
"dayak" umarım daha fazla gerek duyulmadan herşey yoluna girer..

Adsız dedi ki...

Yeğeninizin zor bir çocukluk geçirdiği belli. Çocukluktan getirdiği sorunlara bir de ergenlik problemleri eklenince iyice zorlaşmış durum. Tüm bu davranışlarının temelinde ilgi çekme isteği olduğu o kadar belli ki. Psikolog ablanıza yapması gerekenleri söyleyecektir elbette. Ama sizin gibi hassas bir yüreğinde onun yanında olması ne güzel olur. O, sizi itse bile arkasında bir dayısının olmasını bilmesi ( Ankara'da olmasa bile:) ) hayata bakışını değiştirecektir. Yani umarım:)

Nakhar dedi ki...

@pembe kundura;

evet şu an verilen ilaçlar kullanılıyor, sakinleşme olmasa bile dayak olmayacağı belli bir konu...

Nakhar dedi ki...

@yaban;

açıkçası bahsettiğiniz kadar yanında olmam imkansız, onun kişiliğine iyi birkaç şey eklemem de maalesef olanaksız... (Ankara ne alaka onu anlamadım) herşeyi kendisi toparlaması gerekiyor...

ben aynı olmasa da birçok problemin üstesinden gelmeye çalışırken elini uzatacak kimse yoktu... onun var ama kullanmayı bilmiyor...

yapabileceğim birşey yok yani :(

Adsız dedi ki...

dayağın bir işe yarayacağını sanmıyorum. aksine daha çok nefret etmesine yol açar.zaten istenmediğini düşündüğünden olsa gerek asabiyeti.

umarım iletişim yolu bulabilirsiniz en kısa zaman içinde. onun sevdiği, seçtiği insanlar yardım edebilirler bir tek ona. kimsenin umutsuz olmadığına inanıyorum.

Adsız dedi ki...

herkes aynı şekilde geçirmiyo gençlik dönemlerini kimi sancılı kimi sesiz kimide çok yaramaz ama bi geçiş dönemi ne kadar az hasar geleceğe o kadar daha temiz geçer sadece zor ve meşakatlı bi döneme girmişsiniz çözülmüyecek hiçbişey yoktur.. not blog rengi super olmuş insanın içi açılıyo bir alaturka huzun dilda..

Nakhar dedi ki...

@arzu;

tabii ki dayak bir çözüm değil, bunu anlatamıyorsunuz karşınızdaki kardeşiniz bile olsa...

birde babasıyla annesi ayrılınca hepten acaba benden de sıkılıp beni de bırakacaklar mı korkusu ortaya çıktı... bunu açık açık dile getiriyor... ama düzelecek herşey diye bakıyorum...

Nakhar dedi ki...

@dilda;

yazılarını okuyan cennetlik :) uzun zaman olmuş belli.. rengi değişeli epey oluyor..

evet benim yaşadığım çocuklukla onun çocukluğu çok farklı geçiyor... hemcins de olsa farklı geçecekti eminim.. ama el birliğiyle atlatacağız...

teşekkür ederim... :)

Adsız dedi ki...

nete girmiyodum neyazııkkii çok geç çıkıyorum işten:(( okulun acısı çıkıyo:)) yazıcam ama bende sayfamı yenileyecem kıskandım:)) dilda:))

Nakhar dedi ki...

@dilda;

farkındayım, çünkü uzun zaman oluyor gerçekten ya dedim sanırım evlendi gitti... :)

iş bulana kadar az çabalamadın sonuçta.. :)