29 Nisan 2009





TANIŞTIRMA SERÜVENİ III



Annem tamamen hazır tanışmaya, geçenlerde bir yakınımızın oğlu askere gidecek diye kalkıp İstanbul'a geldi ablamlarla beraber, ben de gaykedi'nin yanında olduğumdan sadece aradım "geldiniz mi?" diye...

Aradan 10 gün geçti, annemle oturan ablam bu süre zarfında kendine bir eş adayı bulup evlenme durumunu getirdi malumunuz üzere... Bu konuyu konuşurken laf bana, bize döndü her nasılsa...

- "İstanbula geldim de bir yanıma gelmediniz ikinizde madem tanışmak derdinde yalandan emrivaki yapıverecektiniz bilmiyorsunuz işinizi" diye sitem etti biraz alaylı...

- "İyi işte ablam evlenince sık sık gelir evin içinde cirit atarız" dedim heyecanla, lafı yapıştıdı

- "Çok güzel cirit attırırım ben size"

- "İyi tamam yaa, espri yapmaya gelmiyorsun hiç" deyip odaya geçtim, Telefonda miyavlaya miyavlaya konuşup kapattım, arkamı döndüm annem...

- "Hiç aklınız yok ikinizde bi kız sevemediniz mi?" dedi gülerek Sonra devam etti "Ablan evlensin buyursun gelsin ama ablan evdeyken nereye çağırayım ikinizi, Ablan giderse ev geniş, gelir kalısınız bir ki gün, tanışırız da sohbet de ederiz" dedi gönlümü aldı..:) NaKHaR

hal böyleyken böyle dostlar, ablamın kocaya gitme işi ertelenince hevesim kursağımda kalacaktı ki, aklımda birşeyler var durun bakalım... :)

27 Nisan 2009




ANLADIM!



İçimdeki çatlak sesleri susturduğumda,
Yüzüme vuracak Tanrı'nın ışığı,
Beni yaydığım enerjiden tanıyacaksınız dostlarım...

Beynimdeki ağlardan kurtulduğumda,
Daha bir şeffaflaşacak gözüm.
Gülüyorum şimdi geçmişime,
Nerelerdeydin ey aklım...

Hayatın boynuzu kulağıma çoktan geçti,
Anladım...NaKHaR

25 Nisan 2009





YANLIŞ ANLAŞTIM :)


Ben insanlarla kavga etmeyi severim şekerim, öyle sümsük duranlarla uğraşırım ki, kendilerini toparlamaları için yani, karşımdaki insanın daha iyi gözükmesi için elimden ve çenemden geleni yaparım... Taşaklı bir başak burcuyum, söylediklerimin tamamı karşımda sapa sağlam karakterler görmek için yaptığım eleştirilerdir...

Kimileri kırılır, kimileri küser, haydaa kalk da gönül almakla uğraş, tabii ki uğraşıyorum, lambur lumbur söylediğim cümleleri bu kez tane tane ve karşımdakinin anlayabileceği şekilde kısa ve düz cümleler kullanarak, tonlamalarına dikkat ederek aktarıyorum, bu kez de "yok efendim böyle söyleseydin alınmazdım" diyorlar...

Ben seviyorum bu huyumu, bazen bilerek kuruyorum yanlış anlaşılmaya müsait cümleleri, ve bazen bilerek yanlış anlıyorum, eğlencesine, ve sanırım sadece benim hoşuma giden birşey bu, ben konuştuktan sonra da lay lay lom yapanını çok az gördüm şimdiye kadar, illaki başta yanlış anlayacaklar... :) NaKHaR

23 Nisan 2009




SKANDAL AİLESİ - 25


- Koca Adayı -



Ortanca ablam eşinden boşanalı bir yıl bile olmadı henüz, dost ve akrabanın "Bekar gezilmez evlenirsin tekrar" söylemlerine sertçe yanıtlar verip "Asla işim olmaz bi daha" diye söylenirken, şimdilerde kendi bulduğu bir eş adayının peydah olduğunu öğrendim...

Söz konusu beyefendi, eşini kaybetmiş, bir çocuk sahibiymiş, muhtemel evlilik gerçekleşirse derslerle alakası olmayan yeğenimi de kendi çocuğunun gittiği özel okula gönderebileceklerinden bahsetmiş... Hali vakti yerinde tam ablamın istediği gibi biriymiş işte... :)

Şimdi düşünüyorum da ablam kendi çocuğuna bile allah ne verdiyse deyip girişirken başka bir çocuğa (ki uslu bir çocuk olup olmadığını bilmiyorum) nasıl annelik yapacak... Beni sevindiren şey başka tabii, onu da başka bir postta paylaşacağız efendim... N

Bu post henüz yayınlanmadan öğrendim ki, yeni aday bir süreliğine rafa kaldırılmış... Tabii bizim sevincimiz de kısa bir süre için kursağımızda kalmışş.. :)

21 Nisan 2009




ELEK


Unumda birkaç kıymık kaldı (okul bitiyor, işim hazır, ev işini hallediyorum, askerlikle olan ilişiğimi ortadan kaldırıyorum vs) o birkaç küçük kıymığı eleğimden geçirmeye çalışıyorum, onları da eleyebilirsem sanırım ereceğim... :)

Aslıberry kargoyla bir CD yolladı, mutlu ediyor beni, onları dinliyorum şimdi gün aşırı 1 kez... dinledikten sonra bir teşekkür de buradan edelim dedim... NaKHaR

19 Nisan 2009




MİM !



Kalbinizi Çalan Eylemsel Hareketler!


Sevgili Prncfrn beni mimlemiş de, ben bu konuyu pek kavrayamadım, daha önce mim'i yazan dostların yazdıklarından da pek birşey anlayamadım, o yüzden anladığım kadarıyla yazacağım...

Gaykedi'nin bir bakışı, bir gülüşü, bir mırıldanma eylemi kalbimi çalmaya yeter, iklim değişikliğine uğramış kutuplar gibi hem içimde hem dışımda buzullar erir gider...

Greenpeace ekibinin yaptığı eylemler, her ne kadar yolda "üye olmak ister misiniz?" sorusuna cevap vermeden geçip gitsem de sessiz destekçisiyimdir...

Başka başka efendime söyleyeyim Milk filminde Harvey Millk'in ölümünün ardından milyonların sokağa dökülmesi, şimdi diyeceksiniz ki 1 Mayıs'ta da bir sürü insan sokağa dökülüyor, sessiz eylemler beni daha çok cezbediyor...Oturma eylemi vs...

Umarım mim'in konusunu tutturabilmişimdir... :) Canı çeken misafirlerim mim sizin... :) NaKHaR

18 Nisan 2009




İÇİMDEKİ TINILAR - 20


Bu hafta (ki ne haftalar geçti) Micah P. Hinson'ı iteliyorum huzurlarınıza, kendisi biraz ürkek, biraz çekingen söylüyor, Amerikalı olmasına rağmen sesinde biraz italyan tınısı var gibi geldi bana...


"jackeyed" adlı parçasını indirip dinlemek için, fareyi tam şuraya dokundurmanız yeterli :)) İyi dinlemeler...N

16 Nisan 2009




DOKTOR DOKTOR KALKSANA



Ay şöyleydi vay böyleydi diye uzun uzun yazmayacağım, gittiğim doktor ilki seminer bahanesi olmak suretiyle beni 2. kez ortada bıraktı, anladım ki eldekiyle yetinmek gerekiyor (o da 30'lu yaşlarının başında sempatik bir hanım asistan) kadın psikiatristimizle yolumuza devam edeceğiz...

Güzel sorular sordu, olduğu gibi anlattım, şimdi merak edenler olacaktır ama yazamayacağım gizlilik ilkesine bağlı kalarak, aynı zamanda da yanlış anlaşılmaları önlemek açısından...

Sonuç şu ki, pek öyle delilik sınırında bir sorunumuz yokmuş çok şükür, sinirlendiğim şeyler de çok az ve takıntı yaptığım konularmış "çok iyi gördüm seni" dedi bana (meslek icabı gibi gelse de öyle olmadığını çok kısa sürede anladim) herhangi bir hap vermedi (istersem hafif bir sakinleştirici yazabileceğinden bahsetti ama istemedim)

Gaz vermek için mi yoksa gerçekten yüzüme nur geldiğinden mi bilinmez kendi kendimi tedavi ettiğimden dem vurdu ayrılmadan önce... (koltuklarım kabarmadı değil yani)NaKHaR


12 Nisan 2009





Bİ MİM
!

OLMAK YA DA OLMAMAK



Haspam İşte beni mimlemiş sağolsun, hemen yazalım dedim, zira sınavlara çalıişıyorum yoğunum (yerseniz) Konumuz kısaca Kadın olsaydın kesinlikle yapacağın ve yapmayacağın 5 adet avranış biçimi efendim...

Bunları Yapmazdım....

- Yüzüme bir kilo makyaj yapmazdım
(sadece biraz far biraz rimel ve fondoten ile harikalar yaratırdım kendimde...)

- Beğendiğim bluzu bulabilmek için bütün mağazaları dolaşmazdım
- Bi erkek beni terketti diye salya sümük ağlamazdım
- Kilo alıp vermekle zamanımı harcamazdım
- Orda burda beni seks için sıkıştıran sevgiliyi çekmezdim...

Bunları Yapardım...

- Dışarıda hanımefendi
- Evde hizmetçi
- Yatakta da fahişe olurdum
- Arkamdan konuşan mahalle karılarını sustururdum
- Bi kadın olarak en iyi dostum yine bir kadın olurdu... (şiddetli tavsiye)NaKHaR


Er kişiler için Kadın Olsaydı, Dişiler için de Erkek olsaydı mimin mantığı efendim... okuyan yazsın 260 kişiden hangi birini mimleyeyim ki ben şimdi :))
-

10 Nisan 2009





YOĞUNUM - YORGUNUM




Yeğenimin nişanı oldu sıkıntıdan öldüm, küçük abimin ikinci çocuğu (kız) dünyaya geldi, henüz yüzünü görmedim...bitirme tezime sonunda başlayabildim... sınavlarım başlıyor, akıl doktoruyla randevumu birkaç gün sonraki sınavsız boş günüme erteledim vs vs vs... yoğunlukla yorgunluk arasında mekik dokuyorum, sevgilim de olmasa nefes alacak bir boşluğum kalmayacak sanırım...

Olur ya önümüzdeki iki hafta pek sesim çıkmazsa hepinizi selamlıyorum...bir bloğum oluğunu gelen yorumlar mailime düşmese unutacağım o kadar... :)) NaKHaR


04 Nisan 2009




TANIŞTIRMA SERÜVENİ II

Yarın büyük yeğenim nişanlanıyor, şu yazımdan sonra aileyi işlemeye devam ettim tanıştırmak için, en uygun zamanın nişana gelmesi olacağından dem vurarak, sonra vazgeçip sustum, olacak gibi değil, hazır değiller! Derken dökülmeye başladılar birer birer...


I.


Annem: Gaykedi gelecek mi nişana?
Ben: Henüz belli değil anne, ama çok istiyor, ben de tabii..
A: Geldiğinde oynar mı nişanda?
B: Hiç sanmıyorum, zaten o gelirse bende oynamam.
A: O zaman gelmesin! :) hem gelince nerde kalacak ki?
B: Geri döneriz biz nişandan sonra, inciğini cinciğini düşünüyorsun anne yaa... :)
A: Tamam o zaman gelsin madem ne diyeyim... (yanaklarından öpülmüştür)









II


Yeğenim: Dayı nişanıma arkadaşını da çağırmayı düşünüyorum...
Ben: Çok sevinirim ama, şu an biraz limoniyiz düzelirse geliriz..
Y: Mail atarım ben davetiyeyi, sen mailini ver bana da..
B: Tamam
Y: Yalnız dayıcım geldiğinizde sarmaş dolaş olmazsınız öyle iki arkadaş gibi oturursunuz olur mu?
B: Yuh! diyorum sana, şaka yapıyorsun heralde, tabii ki öyle duracağız, zaten bu ülkede normali! bu...
Y: Ne bileyim dayı, öylesine söyledim işte, beklerim kesinlikle...










III

Küçük Ablam: Ne oldu sizin aranız, barıştınız mı?
Ben: Evet
K: Ben ne demiştim sana, eee neler oldu anlat.
B: Ne olsun işte, normale döndük, öyle acayip bir durum olmadı işte.
K: Bak ne diyeceğim, nişana getirsene onu da.
B: Söyledim bakalım, gelirse, kesin birşey yok şu an...
K: Niye kesin değil, gelmek mi istemiyor?
B: Yaa nişana 2 hafta var, bir işi çıkar birşey olur..
K: İyi o zaman gelsin gelsin tanışırız...
B: Bakarız..

Nihayet o gün geldi çattı, nişanın şehir dışında olması, İstanbul'dan kalk, git gel, ben bile gidip gitmeme konusunda kendi adıma ikilemde kalmışken (yapmam gereken işlere yoğunlaşmak yerine) ve koca bir gün kaybı diye düşünürken, Onu da peşimde sürüklemekten vazgeçtim... Mermi namluya sürüldü (yani herkes tanışmak için hazır halde) kısa ve uygun bir zamanda bu işin altından kalkmayı düşünüyoruz... Kısmet... NaKHaR



01 Nisan 2009

*
*
'' Beni anlamıyorlar...
Beni anlamıyorlar...
Çünkü ben;
Onların kulaklarına göre ağız değilim! ''
F. Nietzsche
*
*
Bu günlerde bu sözün benim için önemi çok büyük nedense, "a" desem birilerinin bam teline dokunuyorum, öfke mi? sadece bir iki saniyelik bir yanma hissediyorum boğazımdan mideme inen... Sonrasında çabucak yokoluyor... Sanırım yaşlanıyorum... İyi birşey bu... NaKHaR