SKANDAL AİLESİ - 31
-Eniştemin Listesi-
Boğucu bir yaz akşamı, ailece çıktığımız sahil
yürüyüşünden sonra çay bahçelerinden birine oturduk çay içiyoruz… Saatler
geçiyor, evlere dağılma vakti geliyor, küçük
eniştem çıkageliyor: “Durun nereye, bir iki sohbet edelim” diyor.
Hafta sonu keyfince içer, içti mi saatlerce konuşur,
araya es vermez, hızlı konuşur, çakılı kalırsınız karşısında… Yine içmiş!
Konuşacak besbelli… Konu dönüyor dolaşıyor ve tirad başlıyor:
“Cebimde liste taşıyorum, aha şuradan kalkmak nasip
olmasın, bu listedeki herkesi 2 yıl 15 gün sonra, özel bir davetiyeyle bir
otobüse doldurup, şarampole yuvarlayacağım.” Aklımıza, “Listede kimler var?” Sorusu
takılıyor. Kimler yok ki babası, annesi, amcası, yengesi (burada duraksıyor)…
listenin büyük çoğunluğu kendi akrabası, arkadaşları, bizim aileden abimler… var da var!
Kalkmak üzereyiz… Eniştem yanımızdan kısa süreliğine
ayrılıyor, aynı anda masadaki yeğenim küçük ablama dönüp “Yengem! dediğinde bi
duraksadı teyze, ne yapmışlar acaba?” dedi. Ablam da anlattı: “Enişten 10
yaşındayken, hem sabıkalı, hem de hasta olan amcası, bunların arsasına giren
bir adamı vurmuş, öldürmüş! Kayınpederimin sabıkası yokmuş, az ceza alır diye
suçu üstlenmiş. Abisine “Ağabey, suçu üstlenirim ama bu çocuk sana emanet,
kenarda şu kadar param var, alın masrafı çıkarsa karşılarsınız, okulu aksamasın!”
diye şart koşmuş. Yengesi olacak kadın-enişteniz daha 10 yaşında çocuk-
sabahları sopayla bacaklarına vurarak uyandırır, çalışmaya gönderir, parasını
elinden alıp, onun eğitimi için babasının verdiği parayı da kendi çocuklarına
harcamış. Enişten 5-6 ay sonra evden kaçmış! Mezarlıklarda uyumuş, kışın
tepesine muşamba kapatıp uyumuş, aklının bir kısmını o zamanlar yitirmiş!
İçince o listeyi çıkarır, anlatır anlatır, ağlaya ağlaya uyur! Çok konuşur ama
karıncayı incitmez benim kocam!” dedi
Az kalsın ben ağlayacaktım, bir yumru oturdu
boğazıma, o sıra eniştem geldi tüm neşesiyle! Baktım yüzüne…
Bir insan ne kadar da acı gizler neşesinde! N
3 yorum:
gecenin bu vaktinde benim de bir yumru oturdu boğazıma..
bazen dertlerimiz ne kadar da küçük şeyler diye düşünmeden edemiyorum..
Derdim yokmuş ki benim diye düşündüm dinlediğim an... Bugün tekrar hatırladım.
her insan ayrı bir dünya :/
Yorum Gönder